2 Ekim 2014 Perşembe

Herşeyin başı para?

İşten ayrıldım! Evet üç yıldan sonra ilk gün yapmam gereken şeyi yaptım ve işten ayrıldım. Bir insan azim denilen şeyin bokunu çıkarırmıymış evet çıkarırmış. Bu denli azimli bir yapım olduğunu bu son 3 yılda öğrendim. Sonrada ücüçüncü yılın sonunda yapmak istemediğim birşey uğruna, azim ettiğimi. E tabi bukadar zaman sonra yüzleştiğiniz bir hiç uğruna durumunu kabullenmek zor. Karpuz kabuğundan gemilermi yapmaktı suçum bilmıyorum ama kendimizi finanse etmek amaçlı çıktığımız bu yolda birer canavara dönüşüyor olmamız bizim suçumuz. Bi anda yırtılan elbıselerımız ve değişen rengimizle süperkahramanlara dönüşüyoruz. Plaza camekanlarının ardında vaad edilenlere, ünvanlara kendimizi öylece kaptırmışken hayata dair kaçırdığımız çok şey var biliyorum. Belki çok vahim şeyler kaybedenlerden biri değilim. Üstelik renk değiştirmedim ve kıyafetlerimde yırtılmadı. Ama bu evrimin sonucu aramızda dolanan ''walking dead'' durumu insanlarımız var biliyorum. Bizi ısırmalarına ve kendılerıne dönüştürmelerine izin vermemek için canla başla çabalıyoruz. Evimizi annemizi çocugumuzu unutmadan kendını finanse edilebilme yolları adlı bir kitap yazılmışmıdır bilmiyorum ama yazarı kesinlikle ben olmalıydım. Evlenene kadar birbirlerini boğarcasına dipdibe olan çiftlerin, evlendikten sonra masraflarını karşılayabilmek amaçlı girdikleri bu kulvarda başarılı olma mücadelelerinin en vahim yanı da tabiki vardiyazede olup aynı çatı altında yabancılaşma durumları.eğer biraz aynı izin günlerine sahip oldukları için haftada birgün birşeyler paylaşabilme olanağı yakalayanlarımız varsa öpsünde başına koysun. Gittikçe çoğalan bir kalabalığın içinde yalnızlaşmak , zamanın En trajik popi proplemlerinden.

Klima mühendisliği candır

Aşkitolu birkaç gün adlı eserimizi gerçekleştirmek için yine biraraya gelmişiz. Herşey yolunda tam tıkırında. Bendeniz yine muavin abbas rolümü üstlenmişim Bursayı nerdeyse benden daha iyi bilir konuma gelmiş adama hala şehrin biyerlerini öğretme çabasındayım. Herzamanki durumdan biraz farklı dinlenmek üzere yapılmış programı bozup, bıanda kendımızı olması gereken zamandan daha erken dışarı atıyoruz.Şehrin en sevdığım Köşesine doğru yol alırken, Yeminim olsunki her genç kızımızın hayali olan o daşlı yüzük teranesinin tamda bugün başrolü olduğumdan zerre haberim yok. Ben hala manzaraya karşı ''amanda tontişkom bak şurası bızırtların bilmemne efendisinin binası, ay şurdakide zarifelerin oteli deyip adeta harita mühendisi gibi manzarayı süzerken, romantikleşme çabasına giren adamın farkında değilim. Milyonlarca tek taşın altında kalıp öleyimki aklımın ucundan dahi geçmedi. Sonra o şarkılı türkülü güzelli müzelli sözlerin ardından tam bir pompa olayı başlangıcı zannetsemde çat diye bir yüzükle karşılaştım. Sen neymişsin be abi. Çük kadar şey biz kadınları bukadarmı mutlu eder. Bulutların üzerinde bilimum taklalar, amuda kalkmalar, efendime söyleyim incelip kırılmalar falan '' evet ulan evet evleneciğim seninle''.... Öpüşmeler,takışmalar,sarışmalar... Tekrar tekrar tekrar... Buraya kadar herşey yolunda gibi sıkıntı yok. Sonramı ? Göğün bilmemkaç fit üzerinde gidiyorum tabi. Evimize geri dönücez. Arabada el ele tutuşmalar kahkahalar mutluluk tabloları selfieler ler ler... ''Ay yok tontişkom bu yüzük parmağımdayken de hiç rahat tutamadım elini '' deyesim tutmuş. Daha beş dk olmadı yüzüğü takalı. Daha önce 10 tane yüzük takmışta doymuşçasına parmağımdaki yüzüğü çıkarıp arabanın ön konsoluna koymamla tangır tungur klıma deliklerimidir her ne zıkkımsa iceriye düşmesi bir oldu. Nikah masasında dul kalmış yeni gelin gibi dumur oldum kaldım. Zaat-ı muhtereme gelmiyorum hiç, bir erkeğin yüzünün domates tarlası gibi kızarması ,küplere binmesi ama herhalukarda alttan almaya calıssada o bakışlardaki türlü türlü küfürü o anda görüp tecrübe etmiş oldum. Yüzlerce binlerce fitten, atlayıp paraşütünün çalışmadığını farkeden çizgi film kahramanları eşittir ben. En yakın benzınlıkte durup kaputun üzerinde neredeyse doggy stil pozları vermekte üstümüze yok. Çevredekilerde camın üstünden torpidoya bakmaya çalışan bu iki şapşalın ne yaptığını merak ediyorlar tabi. Böyle durumlarda ''Olsun canım yenisini alırız desede siz çok üstünegitmeyin'' o sinirinden ne dediğinide bilmiyor. Agzından salyalar dökerek pöykürmesi an meselesi. Önce aracın yetkili servisini arayıp bir çagre bulabiliriz umuduyla şey yaparken ön hazneyi olduğu gibi söküp ki 1000 türk lirasından aşağıya açılmaz o zıkkımın evladı tavsıyelerını duyunca iyice bir ortam geriliyor. '' b.k vardıda çıkardın o yüzüğü evresine gelmeye ramak kala, Birkaç eşin dostun yardımı, zekası ile konu kısa sürede çözülüp hallediliyor. Diyceğim o ki şimdi gülerek üstüne konuşuyor olabiliriz elbette ama tam bu raddeye gelmişken bir adamı kaçırmakta istemeyiz. Boru değil sonuçta oğlom. Tek daş! Tek! Bunun uğruna klima mekanızmasının üviversitesini okuyabilicek kızlar biliyoruz 😂

Twitter

Blog Arşivi